Rumeli ezgileri gibi başlayan, ege oyunları gibi hareketlenen ve sevda türküleri gibi kimi hüzünlü, kimi neşeli yol alan bir hayat. Ülkesine sevda, mesleğine sevda, sanatına sevda, Züleyha gibi Yusuf'una sevda, öğretmenlerine, öğrencilerine, çocuklarına, çocuklara sevda...
Yazar alçakgönüllü, kendini övmüyor ama siz yakalayacaksınız gerçek bir başarı öyküsünü; yazar, sınıftaki öğretmen gibi, özel hayatından söz ederken çekinerek anlatıyor ama siz yakalayacaksınız tertemiz bir aşk öyküsünü...
Ve yazar çekinmiyor, sahnedeki bir koro yöneticisi inceliği, ustalığı ve coşkusuyla anlatıyor sanatını, Müzik Öğretmenliğini, mesleğine olan tutkusunu ve çok zor ekonomik koşullarda yaşayan çocuklardan nasıl sanat tutkunu insanlar yarattığını.
Bir müzik eseri dinlercesine okuyup bitirince kitabı, ayakta alkışlayacaksınız iki insanı: Müzik eğitimcisi, koro yöneticisi Suna Çevik’i ve yazar Suna Çevik’i.
Akif Ergin
* * *
Değerli arkadaşım yaklaşık üç yıl önce anılarını yazmaya başladı. Bu yıl benim de bir göz atmamı isteyince onur duydum ve okudum. Suna Çevik’in yaşam öyküsü sadece bir anılar demeti değil. İkinci Dünya Savaşı yıllarına rastlayan doğumundan başlayarak dünya tarihine, ülkemizin tarihine, yaşam koşullarına, göçmen ailelerin serüvenlerine ışık tutuyor. Bizim kuşağa hatırlatırken, yeni kuşağın ilginç bulacağı, empatide zorlanacağı olayları anlatıyor. Daha da önemlisi meslek yaşamını anlatırken, Türk Milli Eğitimi’nin en parlak yıllarına ışık tutuyor.
Fatma Tazebay
* * *
Bu kitapta, döneminin Bursa Kız Öğretmen Okulu Birincisi, tepeden tırnağa eğitimci Suna Çevik'in çok ilginç yaşam öyküsüne tanıklık edeceksiniz. Kimi zaman gülerek, kimi zaman şaşkınlık ve hüzünle okuyacağınız roman tadındaki bu anılarda; Ataları Mübadele yoluyla Balkanlardan Osmanlı topraklarına göçen, yeni hayatlarına alışmaya çalışırken karşılaştıkları güçlükleri aşan ve nihayetinde öğretmen bir babanın kızı olarak Kepez’de dünyaya gözlerini açan Suna Çevik, sadece kendi çocukluğunu, gençliğini ve aile yaşamını paylaşmıyor. Kitapta 2. Dünya Savaşı sonundan günümüze kadar hem Türkiye Cumhuriyeti’nde hem de Dünya’da yaşanan tarihi olaylar paralelinde, eğitime adanmış bir yaşamının tohumlarının ekilmesi, filizlenmesi, olgunlaşması ve meyve verişi gözler önüne seriliyor. Onun felsefesi; yurt sever, benliği Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş değerlerine ve Atatürk İlkelerine adanmış ve bu yolda sevgiyle, sabırla çocuklar/gençler yetiştirmeyi kendine görev bilmiş bir annenin, bir köy öğretmeninin, bir müzik eğitimcisinin ve Çağdaş Türk Kadınının varoluş felsefesidir.
Değerli öğretmenim Suna Çevik’i “Sevgi Her Şeydir - Anılarım” isimli kitabı için kutluyor, en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Prof. Dr. Süleyman Tarman
Müzik Eğitimi Yayınları Gn. Yay. Yön